Kırk Kat Baklava Tarihi kitabı lansmanı Nadir Gastronomi Platformu’nda gerçekleşti

Burak Onaran ve Priscilla Mary Işın tarafından kaleme alınan Saraydan Çarşıya, Gaziantep’ten İstanbul’a: Kırk Kat Baklava Tarihi kitabı lansmanı Karaköy Güllüoğlu çatısı altındaki Nadir Gastronomi Platformu’nda gerçekleşti. Gastronomi kültürümüze ışık tutan bir arşiv niteliğindeki kitap, incecik açılmış kat kat yufkayla sade yağı ve şerbeti buluşturan, sarmadan burmaya, şöbiyetten havuç dilimine, bugün onlarca şekle giren baklavanın bu topraklardaki tarihini ustalıkla ele alıyor.

Osmanlı arşivlerinden kadı sicillerine, saray mutfağı defterlerinden kent müzelerine ve gazete arşivlerine dalarak uzun süren bir çalışma sonucu Burak Onaran ve Priscilla Mary Işın tarafından kaleme alınan Saraydan Çarşıya, Gaziantep’ten İstanbul’a: Kırk Kat Baklava Tarihi kitabının tanıtımı 18 Aralık’ta Karaköy Güllüoğlu çatısı altındaki Nadir Gastronomi Platformu’nda gerçekleştirildi. 

Karaköy Güllüoğlu ve Mundi Kitap ev sahipliğinde gerçekleştirilen lansman, gastronomi dünyasının önemli isimleri, ünlü şefler, gurmeler, sanatçılar, influencer’lar ve basın mensuplarından oluşan seçkin davetlilerin katılımıyla gerçekleşti.  Mundi etiketiyle çıkan kitabın tarihçi yazarları Burak Onaran, Priscilla Mary Işın ve Murat Güllü’nün kitap üzerine söyleşileriyle başlayan ve davetlileri bir kültür yolculuğuna çıkaran lansman, Karaköy Güllüoğlu ustalarının elinden çıkmış baklava ikramıyla tatlı sohbetlere de sahne oldu.  

Baklava’yı bildiğinizi mi düşünüyorsunuz? 

Burak Onaran ve Priscilla Mary Işın’ın elinden, bilgisi ve malzemesi baklava kadar katmanlı, okuması baklava kadar tatlı bu kitabın çıkış noktası bildiklerimizde değil bilmediklerimizde saklı:

“Türkiye’de daima “bizim” olduğu vurgulansa da, baklavaya dair bilinenlerin aslında pek az olduğunu fark etmemizdi: Bugün artık adı Gaziantep’le özdeşleştiğinden, baklavanın İstanbullu, saraylı köklerini ya hiç bilmiyoruz ya da unuttuk. Eskiden baklava ekseri cevizli, bademli ya da kaymaklıyken ne olmuştu da fıstıklısı baş köşeye kurulmuştu, bilmiyorduk. Osmanlı coğrafyasının hemen her yerinde değişik usullerle yapılan, bugün dahi Türkiye’nin farklı bölgelerine has çeşitleri bulunan baklavalar arasından Gaziantep baklavasının niçin ve tam olarak nasıl yükseldiğini hiç araştırmamıştık. Bir şekle adını veren “baklava kesim” bile niçin dikdörtgene evrilmişti, düşünmemiştik. İşte bu bilmediklerimizin çokluğu, elinizdeki kitabın çıkış noktası oldu. Cevapları bulmak için Osmanlı arşivlerine, kadı sicillerine, saray mutfağı defterlerine dalındı; kent müzelerinden gazete arşivlerine uzanan araştırmalar yapıldı; baklavanın İstanbul’la Gaziantep arasında gidip gelen hattını çizmek için mekik dokundu, yaşayan baklava ustalarıyla konuşuldu ve sonunda ortaya baklavanın tarihî macerasını daha önce hiç yazılmamış çapta aydınlatan Kırk Kat Baklava Tarihi çıktı.”