Microsoft Türkiye’nin MEXT Teknoloji Merkezi’nde düzenlediği etkinlikte Microsoft’un bulut uzmanları ve Microsoft’un Azure platformunu kullanan müşterileri bir araya geldi. Bulut yöneticileri Azure’a geçişin organizasyonlara sağladığı faydaları ve Azure’a geçiş sürecinin detaylarını anlattıkları sunumlar yaparken; müşteriler de Windows, SQL ve SAP benzeri iş ortamlarını neden ve nasıl Azure bulutuna taşıdıklarını anlatarak müşteri olarak deneyimlerini paylaştılar
Microsoft Türkiye’nin “Microsoft Cloud ile SAP Uygulamaları” başlıklı etkinliği Microsoft bulut yöneticilerinin ve Microsoft Türkiye müşterilerinin katılımıyla geçtiğimiz günlerde MEXT Teknoloji Merkezi’nde gerçekleştirildi. Bulut yöneticileri Microsoft’un bulut platformu olan Azure’a geçişin organizasyonlara sağladığı faydaları ve Azure’a geçiş sürecinin detaylarını anlattıkları sunumlar yaptıktan sonra düzenlenen Müşteri Paneli’nde ise Microsoft’un müşterileri Windows, SQL ve SAP benzeri iş ortamlarını neden ve nasıl Azure bulutuna taşıdıklarını anlatarak müşteri olarak deneyimlerini paylaştılar.
Etkinlikte açılış konuşmasını yapan Microsoft Türkiye Müşteri Deneyiminden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cavit Yantaç, “Windows & SQL @Azure” başlıklı sunumunda buluta geçişi kısıtlayıcı regülasyonlardan yapay zekaya ve sürdürülebilirliğe kadar birçok farklı konuya değindi. Microsoft’un en büyük yatırımlarından birinin capex’i (sermaye maliyeti) müşterilerinin yerine kendisinin üstlenmesi olduğunu belirten Yantaç, “Microsoft olarak bugün dünyanın 60’ı aşkın bölgesinde onlarca veri merkezine sahibiz ve bu veri merkezlerinde sürdürülebilir elektrik kaynaklarından gelen elektriği tüketerek kendi iş yüklerinizi güvenli, sürdürülebilir ve çevik şekilde yönetebilmeniz için çalışıyoruz; yani o capex’i siz yapmayın biz yapalım diyoruz. Bütün bunları yaparken sadece veri merkezi inşa etmek yetmiyor. Arka tarafta network’ü de kuvvetlendirmeniz; yani veri merkezinin içerisindeki sunucuları ve cihazları birbirine bağlayacak dinamik ethernete de yatırım yapmanız gerekiyor. İşte bu nedenle veri merkezinin yanı sıra, 300 bin kilometrenin üzerinde ağ örmeye de yatırım yapıyoruz. Aynı zamanda iş ortaklarımızla birlikte bu veri merkezlerine çok yakın olmasanız bile hızla ulaşabilmenizi sağlıyoruz” dedi.
Microsoft’un 2015 yılında genel yapay zekaya yatırım yapmak amacıyla kurulan OpenAI şirketiyle iş birliğine de değinen Cavit Yantaç, sözlerine şöyle devam etti: “Genel yapay zeka oldukça zor elde edilen bir şey. İnsan zekasının yapabildiği şeyleri yapabilmek için muazzam bir bilgisayar gücüne ihtiyaç var. OpenAI bu güce ulaşabilmek ve dil problemini çözebilmek için Microsoft’a ihtiyaç duydu. 2019 yılında geliştirdikleri transformatör algoritması kendi ortamlarında çalışamadığı için Microsoft’a geldiler. Microsoft da OpenAI’ın hedeflerine ulaşması için bir süper bilgisayar geliştirdi ve dil problemini çözebilmesine imkan sağladı. İşte bu ortamlarda geliştirildiği ve çalıştırıldığı için GPT3 iyiydi; GPT3.5 daha iyidi ve GPT4 çok daha iyi. Tabii bu ortamlarda çalıştırılması çok yüksek bir elektrik ihtiyacını da beraberinde getiriyor. Biz bunu karşılayabilmek için güneş, rüzgar ve benzeri yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapıyoruz ki 2030’a kadar bugüne dek dünyaya salmış olduğumuz karbonun tamamını geri almış olabilelim”.
Microsoft Türkiye Bulut Çözümleri Teknik Uzman Yöneticisi Mesut Aladağ ise “SQL İş Yüklerinizi En İyi Bilen Bulut Platformu Azure, İnovasyonun Gücü ile Yeniliğe Geçiş / Uygulamalar & Demolar” başlıklı bir sunum yaptı. SQL sunucusunun en iyi işletilebileceği platformun Azure olduğunu vurgulayan Aladağ, Microsoft’un diğer servis sağlayıcılara göre ROI (return of investment / yatırımın dönüşü) noktasında rakiplerinden daha büyük değer yarattığına dikkat çekti. Sunumunda Azure’un SQL yetkinliklerine, inovasyon yapmak için buluta geçişin gerekliliğine, bunun için gerekli olan araçlara ve bulut güvenliğine ilişkin detaylara yer veren Aladağ, “Günümüzde tüm organizasyonlar veri temelli bir modelde, veri kaynağından aldıkları içgörüleri yapay zekayla bütünleştirerek buradan değer üretmeyi hedefliyor. Teknoloji dünyasında ve endüstride en fazla kullanılan veri tabanı teknolojisi SQL sunucusu. Bu sunucuyu hem maliyetten tasarruf anlamında, hem performans anlamında hem de diğer servislerle olan etkileşimi ve inovasyona dönüşümü noktasında en iyi işletebileceğiniz platform Azure” dedi.
Organizasyonun Müşteri Paneli kısmında Boyner, Otokoç Otomotiv ve Düzey şirketlerinden BT yöneticileri konuk edildi. Müşteri deneyiminin son derece olumlu olduğuna değinen Boyner Sistem, Altyapı ve Network Operasyonları Direktörü Süleyman Dönmez, “SQL kullanıyoruz; veri ekibimiz özellikle Microsoft ile yakın temas halinde çalışıyor. İçerik zenginleştirme, hediye önerileri gibi konularda ise OpenAI üzerinde çalışıyoruz. Bu alanda yapılabilecek çok fazla şey var” dedi.
Otokoç Otomotiv Teknoloji Altyapısı Yöneticisi Onur Özatalay da Microsoft Türkiye ile son derece yakın çalıştıklarını dile getirerek “Ne zaman ihtiyaç duysak, Microsoft’a ulaşmamız hep çok kolay oldu; bu büyük bir avantaj. Konu sadece altyapı değil, bunu zaten satın alıyorsunuz. Örneğin biz bir mobilite firmasıyız. Bu iş dünyada nasıl yapılıyor diye sorduğumuzda hemen örneklerle karşımıza çıkan ve bizi doğru yönlendiren bir ekipe çalışmak çok değerli. Öte yandan yazılım geliştiricilerimiz için Copilot’u devreye aldık. Teams ve Microsoft 365 ile entegre tüm Copilot yetkinliklerini devreye alıyoruz. Yapay zekaya hazır olmak konusu çok önemli” dedi.
Düzey Teknoloji ve Dijital Çözümler Direktörü Onur Ertan ise, Düzey’in Microsoft ile onprem’den Azure’a sorunsuz şekilde geçtiğini belirterek, “Düzey 150 bin noktaya dağıtım yapan bir satış dağıtım şirketi, dolayısıyla SAP işin tam kalbi. Çok fazla uygulama ve raporlama sistemi kullanıyoruz. Microsoft’un uzman ekibiyle çok güzel bir sinerji yakaladık ve doğru planlamayla, sadece bir günde sorunsuz bir geçiş sağladık. Microsoft’un fiyat anlamında da rekabetçi oluşu işimizi kolaylaştırdı. Hazirandan bu yana bulutta çalışıyoruz ve bu süreçte hiç kesinti yaşamadık” dedi.