BloombergNEF’in (BNEF) hazırladığı yeni bir rapora göre, 2050 yılına kadar dünyanın net sıfır karbon emisyonuna ulaşması için 173 trilyon dolar yatırıma ihtiyacı bulunuyor. 2050 yılına kadar birincil enerji arzında rüzgar ve güneş enerjisinin %85’lere çıkabilmesinin en iyi senaryo olduğuna dikkat çeken Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, emisyon salınımında net sıfır noktasına ulaşmak için raporda vurgulanan her yıl 505 GW rüzgar enerjisi kurulumu hedefine dikkat çekiyor.
BloombergNEF’in enerji ekonomisinin geleceğine ilişkin yıllık uzun vadeli senaryo analizi Yeni Enerji Görünümü 2021 raporu yayınlandı. Paris Anlaşması’nı ve 2050’de net sıfır karbon emisyonu hedeflerini barındıran üç iklim senaryosunu sunan raporda, en iyi ihtimallere ulaşmak için 173 trilyon dolarlık enerji geçişi yatırımına ihtiyaç duyuluyor. Özellikle 2030’da emisyon seviyelerinin 2019’a göre %30 altına düşmesi için rüzgar ve güneş enerjisine çok iş düştüğünü belirten Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın’a göre, önümüzdeki dokuz yıl içinde emisyonları azaltma çabasının dörtte üçünden fazlasının rüzgar ve güneş enerjisinin daha hızlı devreye alımına bağlı olduğuna dikkat çekiyor.
Alt yapı yeniden kurulmalı
Düzenli bir geçişle 2050’de net sıfır karbona ulaşmak için sektör sektör emisyon bütçeleri oluşturmak gerekiyor. Bunlar birlikte, 2050’de net sıfıra ulaşmak için küresel enerjiyle ilgili emisyonların 2030’a kadar 2019 seviyelerinin %30 altına düşmesi gerekirken, birincil enerji arzında rüzgar ve güneş enerjisini %85 seviyesine gelmesi için ciddi yatırımlara ihtiyaç bulunuyor. Bu nedenle BNEF’in son raporundaki bütçelere dikkat çeken Ali Aydın, önümüzdeki otuz yıl içinde enerji arzı ve altyapısına yapılan toplam yatırımın 92 trilyon ile 173 trilyon dolar arasında olacağının tahmin edildiğini belirtiyor. Bunu başarmak için enerji yapılan yıllık yatırımın iki katından fazlasına ihtiyaç duyulacağını aktaran Aydın, bugün yılda yaklaşık 1,7 trilyon dolardan, önümüzdeki otuz yılda ortalama olarak yılda 3,1 trilyon dolar ile 5,8 trilyon dolar arasında bir yere yükselecek bu yatırımlar için, finansman ve bürokratik yardımların muhakkak sağlanması gerektiğini dile getiriyor.
2030’a Kadar Yılda 505 GW Rüzgar Enerjisi Kurulumu Gerekiyor
2050’ye kadar net sıfır karbon emisyonu yolunda ilerlemek, bu on yılda her sektörde ticari olarak mevcut azaltım teknolojilerinin kullanılması anlamına geliyor. Önümüzdeki dokuz yıl içinde emisyonları azaltma çabasının dörtte üçünden fazlasının rüzgar ve güneş enerjisin daha hızlı dağıtımına bağlı olduğunu aktaran Ali Aydın, yüzyılın ortasına kadar net sıfıra ulaşma yolunda olmak için raporda vurgulanan 2030 yılına kadar rüzgar enerjisinde her yıl 505 GW kurulum gerçekleşmesi gerektiği bilgisine dikkat çekiyor. Aynı zamanda AB Komisyonu’nun da “Fit-for-55” paketi özelinde %55 karbon emisyonu hedefi için 2030 yılına kadar yılda 30 GW kurulum istediğini hatırlatan ve bu nedenle Türkiye’nin yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırımını artırması gerektiğine inanan Aydın’a göre, birçok devletin yönünü yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneltmesi, imzalanan çevre anlaşmaları, gelecekteki enerji talebinin artması, teknolojilerin geliştikçe yatırımların hızlanması ve enerji fiyatlarının artmasının Türkiye’nin de yönünü, rüzgar ve güneş gibi temiz ve yenilenebilir kaynaklara çevirmesi gerektiğini gösteriyor.